beyaz ev
beyaz bir evimiz olsun. duvarları, eşyaları, herşeyi beyaz olsun. gözlerimizi mahvetsin o renk. kör olana kadar mutlu kalabilelim ama. kafamızı karıştırmasın kırmızılar, maviler. biz kirsiz yaşantımıza bakalım. beyaz duvarlara koca koca pencereler açalım. eşyalar da keskin hatlı olsun, beyaz renkte. keskin hatlı, beyaz koltuklarımıza oturup duvar boyu camdan pencerelerimizden sokakları izleyelim; sonbaharda yağmuru, kışın karı, baharda ağaçları, yazın da insanları. kurulalım beyaz dünyamıza kirli insanları izleyip kınayalım. acıyalım, küçümseyelim onları, ne de basitler bize kıyasla. beyaz evimizde az eşyamız varı görüp gözleri hiç doymuyor diye düşünelim. sonra beyaz çizgiler çekelim aynalı cam sehpalarımıza. beyaz koridorda salına salına yürüyelim bir o duvardan, bir o duvara. pamuklu beyaz çarşaflarla kaplanmış ortopedik yatağımıza düşelim sarmaş dolaş. kalkamayalım, sevişelim beyaz düşler kurarak. beyaz izmaritli sigaramızı yakıp, beyaz duman halkaları çıkaralım havaya. banyoya uğramamız şart. beyazların içinde olup pis kalmak olmaz. tabi ki beyaz taşlarla kaplanmış bir oda banyo dediğimiz. tavanı beyaz alçıdan, duvarları beyaz kare taşlardan ve zemin beyaz taşlardan yine. ellerimizi yıkayalım ılık suyla önce. su biraz daha ılıklaşınca girelim duşa. sağanak bir düş gibi aksın tepemizden, arındırır gibi ruhumuzu. beyaz bezlere beyaz sabunlar sürelim, hindistan cevizli şampuanlar dökelim beyaz köpüklere boğulalım. su aksın tepemizden, köpükler giderinde şişsin duşun. yumuşacık havlularımıza sarınalım sonra, beyaz olanlara. başka renk yok zaten beyaz evimizde. bildiğimiz tek renk bu.
13 takla atıldı:
Such a nice blog. I hope you will create another post like this.
deli midir nedir! yazıma gelen ilk yorumun reklam olması ve ingilizce olması nasıl bir talihsizliktir bilemiyorum doğrusu..
edecek küfür bulamadım.. neyse.. =))
yeterice beyaz olmalı ev fazlası zarar diğer bütün herşey gibi... beyaz saray bile o kadar beyaz değil fotoğrafa bakınca... :)
' beyaz beyaz dibine kadar beyaz ' demişti mor ve ötesi eski albümlerinden birinde.. =)
canım benim postu okumadığım daha ama şunu söyleyeyim avusturalya işi inş.olur ya var ya havalara uöçarım sevincimden..
duuu şimdi post'u okuyayım..
ay ay ay ay çok güzelll..işte bu uğurcuğum ya..
inaşaaaaaallllaaaah böyle olur..böyle işte sen yaz sürekli yaz ve bende okuyayım..
o muhteşem yüreğinle beyazlar içinde o güzel adamla yaşa olur mu..ben biliyorum çünkü öyle biri var..
teşekkür ederim canım.döndünüz sonunda sanırım..hoşgeldiniz.. =)
yazıda beyazın aldatıcılığı, ifadesizliği ve boşluğuna değinmek istedim asıl ama becerememişim tam olarak sanırım.. =p
yok canım yarın akşam 23 00 otobüsüyle döneceğiz izmirdeyiz..
valla ben beyazlık derken temizlik anladım..
bembeyaz ve bir süre sonra beyazın griye çalan tonları....
ifadesizlik...
hiçlik...
yada hepsi bir lik....
olan olmayan ne varsa hepsinde bir dirlik....
yüreğine sağlık khaos (g-o-d-o-t)
hahhahh..
anlıyorum..teşekkür ederim dia.. =)
İstediğimiz yaşamda bu olsa gerek. Güzel yazmışsın. Neden bilmiyorum ama ağlıyorum... Sanırım bu rengin hiçbir zaman benimle olmayacağı gerçeğini biliyorum..
teşekkür ederim merve..bu renk hiçkimseyle olmayacak zaten.bu yazı bir düş.ve benim de vurgulamak istediğim bu kadar beyazın içinde kendini beğenmişliğin varlığı.başkalaşma ve kendini yabancılama..yani ne kadar beyaz olursa olsun kirlerinden arınamıyorsun beyaz köpüklere bulanırken bile..ağlama onun için olur mu.. =)
Peki... =)
Yorum Gönder